Silence..

Evet yönetmen Martin Scorsese, evet çok acılı ve pek bilinmeyen bir konuya (en azından ben duymamıştım, itiraf ediyorum) değinmiş, evet bakış açıcısı çok zor olan bir konuya çok incelikle, özenle, iyi bir şekilde değinmiş, evet sinematografik açıdan gerçekten çok başarılı, hatta bu alanda Oscar adayı ve bence alırsa da çok hak edilmiş bir ödül olur, kaldı ki benim de o kategorideki adayım olacak kadar iyi bir sinematografiye sahip, evet benim anlamadığım başka sinemasal çekim başarıları ve alt metinleri kesin vardır, evet çekim anlamında yine bu paralelde gerçekten o zamanlardan kalma hissini çok iyi veriyor, çok zor yerlerde nasıl çektiler dedirtecek kadar gerçekçi çekimlere, sahnelere, karelere imza atılmış... ve daha benzerleri.. ancak, başıma bir şey gelmeyecekse ifade ediyorum ki ben sevmedim :( bana göre değildi. 
Çok istedim beğenmek, zorladım ancak bi türlü içine giremedim, kendimi kaptıramadım. Hatta yine işkence sahnelerinde bakamadım. Bir de benim için, aslında en başta söylemem gereken çok büyük bir handikabı oldu ki o da, baş rollerdeki iki oyuncuyu da daha yeni, bambaşka iki filmde izlemiş olmam. Hem Rodrigo karakterini, daha geçen gün Hacksaw Ridge'te benzer acılara maruz bir karakterde, hem de öbür amcayı Paterson'da bikaç gün önce izledim. O yüzden karakterler bazında, gerçekçilik ve oyunculuk anlamında beni çok zorladı. İrite bile etti diyebilirim. Zira film üç saate yakın sürdüğü ve karakterlerin tipleri, survivor misali fiziksel değişime uğradı da o histen uzaklaşabildim. Keşke aynı döneme gelmeseymiş tüm bu filmler.
Neyse efendim çok uzun, çok ağır, yavaş bir film izlemeye varım derseniz, yönetmenin takipçisiyseniz, din-felsefe temelli filmleri seviyorsanız bakabilirsiniz. Aksi halde sizi çokça zorlayacağını ve hayranlarından çok özür dileyerek, sizi sıkabileceğini söylemem gerek.